Güner, AA muhabirine, İstanbul'da tüm Türkiye'de olduğu gibi yüksek akademik sağlık hizmetlerinin özel-kamu ayrımı yapmaksızın beraber verildiğini söyledi.
İstanbul Sağlık Müdürlüğünün, yüksek kalitedeki akademik sağlık hizmeti sürekliliğinin sağlanması için aralıksız denetimler yaptığını vurgulayan Güner, "İstanbul'da son 3 ayda özel sağlık kuruluşlarına 6 bine yakın denetim yaptık. Bu denetimlerde 10 milyon 688 bin lira idari para cezası uyguladık. Amacımız, İstanbul'da sağlık sistemini baltalayacak çürük elmaları ayıklamak. Bunun için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz"" diye konuştu.
Güner, olağan denetimlerin dışında olağan dışı denetimlerde de çok büyük hassasiyet gösterdiklerini dile getirerek, "Denetimler konusunda büyük hassasiyetimiz var. Sağlık turizminde, yurt dışı sağlık hizmetlerindeki itibarımızın yüksek derecede kalması için bu denetimleri devam ettirmemiz gerekiyor. Olağan ve olağan dışı denetimlerimizle beraber aralıksız olarak bu hizmeti sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.
Denetimlerde İstanbul'da farklı yöntemler uyguladıklarının altını çizen Güner, şöyle devam etti:
"Olağan denetimlerde zaten mevcut fiziki şartlar, personel durumu, oradaki hizmetin rutin denetimi yapılıyor. Bunun yanında olağan dışı denetimler bizim için daha önemli. Ne denetlenecek kurum ne de denetleyecek kişiler denetimleri biliyor. Anlık şekilde göreve çıkan kişilere kapalı zarflarda, gizlenmiş şekilde bu bilgilendirmeyi yapıyoruz. 'Çift kör' uygulamayla daha üst verimlilikte denetim yaptırıyoruz.''
- "Her türlü şüpheyi gözden geçirmek zorundayız"
Güner, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünün görevinin, sağlık hizmetlerinin üst düzeyde kalmasını sağlamak olduğunu vurguladı.
Sağlık sistemini art niyetli kullanmak isteyen insanlar olabileceğinin altını çizen Güner, üst düzey sağlık hizmetinin devamlılığı için göz açtırmadan, aman vermeden, 7/24 sağlık hizmetinin denetimlerini devam ettireceklerini kaydetti.
Güner, 29 Ekim Cumhuriyet Bayram'ında İstanbul'da özel sağlık kuruluşlarına büyük bir denetim gerçekleştirdiklerini ifade ederek, "Burada amacımız, resmi tatil, hafta sonu fark etmeksizin bütün ekiplerimizle sahada olmak." dedi.
Vatandaşlardan gelen her türlü şikayetin kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayan Güner, "Vatandaşların bize farklı ulaşma yöntemleri var. Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi olsun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi olsun veya bizzat bizim ilçe sağlık müdürlüklerimize veya sağlık müdürlüğümüze gelerek şikayetlerini şifahen ya da dilekçeyle yazılı olarak da verebilirler. Biz her türlü şüpheyi gözden geçirmek zorundayız. Çünkü bu ihmal edilebilecek bir durum değil." diye konuştu.
Güner, şikayet olmaksızın sağlık sistemini birebir takip ettiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Şikayet edilmesi şart değil. Biz resen denetimler yapıyoruz. En büyük verimi resen yaptığımız denetimlerde alıyoruz. Yaptığımız denetimlerde verileri sadece denetçilerle değil, kurduğumuz bilimsel komisyonlarla da değerlendiriyoruz. Sadece idari para cezası olarak da değil, mevzuatın bize verdiği yetkiyle, yetkisiz ve izinsiz olarak sağlık hizmeti sunan, bu noktada yanlışa kapılan insanlar varsa bunları savcılığımız marifetiyle mahkemeye veriyoruz, ve konunun takipçisi oluyoruz. Çünkü biz ciddi bir iş yapıyoruz. İnsanı yaşatmak için, insanın sağlığı için amansız bir mücadele veriyoruz. Bu konuda herhangi bir ihmale göz yummamız kesinlikle mümkün değil. İstanbul'da özel sağlık kuruluşlarına yaptığımız denetimlerde, izinsiz ve yetkisiz sağlık hizmeti sunan kişilerle, kayıtsız veya yetki olmadan kullanılan tıbbi cihazlarla, düzgün yapılmayan tıbbi dokümantasyon ve tıbbi kayıtlarla karşılaşıyoruz. Denetimlerde en çok karşılaştığımız usulsüzlükler bunlar."