TEB'den 25 Eylül Dünya Eczacılar Günü dolayısıyla yapılan yazılı açıklamada, ilacın stratejik bir ürün olduğu, ilaca güvenli ve kolay erişimin en etkili yolunun yerli ve milli ilaç üretiminden geçtiği vurgulandı.
Kovid-19 salgınından sonra ilaç tedarikinde yaşanan sorunların Avrupa Birliği ülkelerini harekete geçirdiği, Türkiye'de de acilen yerli ve milli ilaç seferberliğinin başlatılması gerektiği belirtildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Meslektaşlarımızın çalışma koşullarının iyileştirilmesi, kamuda ve ilaç sanayinde eczacı istihdamının artırılması ve eczacıların sağlık sistemi içerisinde daha etkin şekilde konumlandırılmaları, mesleki devamlılığın sağlanmasının yanında sağlık sisteminin sürdürülebilirliği ve güçlendirilmesi açısından da büyük önem taşımaktadır. Kamuda görev yapan meslektaşlarımızın çalışma koşullarında iyileştirilmeler hayata geçirilmeli, özlük haklarındaki yapısal sorunlar acilen çözüme kavuşturulmalıdır. Kamudan emekli meslektaşlarımızın özlük haklarının iyileştirilmesi için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır."
Serbest eczanelerdeki eczacıların koruyucu-önleyici sağlık hizmetleri, akılcı ilaç kullanımı, kronik hastalıkların takibi ve yönetimindeki rol ve sorumluluklarının hem finansal hem de mevzuat çerçevesinde geliştirilmesi gerektiği vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Serbest eczanelerin içinde bulundukları ekonomik darboğazdan kurtulmaları ve hizmet sürekliliklerinin sağlanması adına gerekli iyileştirmeler yapılmalıdır. Yardımcı eczacılık uygulamalarının hem meslektaşlarımız hem de kamu ve toplum yararına daha iyi koşullara getirilebilmesi adına gerekli adımlar atılmalıdır. Kamuda, ilaç sanayinde ve akademide eczacı istihdamı artırılmalıdır. Kontrolsüzce açılan eczacılık fakültelerinin yarattığı niteliksel ve niceliksel sorunlar gözetilerek artık yeni eczacılık fakültesi açılmamalı, mevcut fakültelerin akreditasyon gerekliliklerini tamamlamaları sağlanmalıdır."